Faiz oranı kararından ziyade piyasalar, Lagarde'ın toplantı sonrasında bankanın faiz oranlarını yeniden artırıp artırmayacağına veya Eylül ayındaki toplantısında geri mi duracağına ilişkin açıklamalarına odaklandı.
Avrupa Merkez Bankası (ECB), tüketici fiyatlarının çok hızlı yükselmeye devam ettiği uyarısında bulunarak faiz oranlarını üst üste dokuzuncu kez rekor yüksek seviye olan %3,75'e yükseltti ve gerekirse önümüzdeki yıllarda da artışa devam edebileceğinin sinyalini verdi. aylar. Ancak uzmanlar faiz artışlarının sona erebileceği yorumunu yapıyor.
Toplantı öncesi ECB Başkanı Christine Lagarde'ın açıklamalarından bu ay için yükselişin kesin olacağı anlaşıldı ve beklentiler bu yöndeydi. Bu nedenle piyasalar, faiz kararı yerine Lagarde'ın toplantı sonrası açıklamalarına odaklandı; bankanın Eylül ayındaki toplantıda tekrar faiz artırımına mı gideceğini yoksa frene mi basacağını belirtmişti.
Dünya çapında merkez bankaları, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrasında artan enerji fiyatları ve salgın sonrası tedarik zincirindeki aksaklıklar nedeniyle oluşan enflasyonla mücadele için faiz oranlarını artırmaya başlamıştı. Şimdi soru şu: Hızlı faiz artışlarının sonu geldi mi?
ECB'nin girişimi, ABD merkez bankası Federal Rezerv'in Çarşamba günü 17 ay içinde on birinci kez faiz oranlarını artırma kararını takip ediyor. Fed Başkanı Jerome Powell, ABD enflasyonu Avrupa'nın yüzde 3'ünün altında olmasına rağmen, daha fazla faiz artırımının yapılıp yapılmayacağı konusunda kesin bir açıklama yapmadı.
Euro Bölgesi'nde enflasyon Ekim'de %10,6 ile zirve yaptıktan sonra Haziran'da %5,5'e gerilese de hâlâ bankanın %2'lik hedefinin oldukça üzerinde.
Perşembe günkü çeyrek puanlık artışla Avrupa Merkez Bankası, gösterge mevduat faiz oranını bir yıl içinde eksi yüzde 0,5'ten yüzde 3,75'e yükselterek, 1999'da euroya geçilmesinden bu yana en hızlı kredi sıkılaştırmasını gerçekleştirdi.
Faiz artışları şimdiden işe yaramaya başladı. Konut fiyatları yıllardır süren yükselişin ardından düşmeye başlarken, ticari krediler istatistiklerin başladığı 2003 yılından bu yana en düşük seviyelerinde. Almanya'da inşaat şirketlerinin görünümü de 2010'dan bu yana en düşük seviyesine ulaştı.
Avrupa'nın lokomotifi ve en büyük ekonomisi Almanya'da resesyon korkusu giderek artıyor. Almanya, Uluslararası Para Fonu'nun bu yıl daralmasını beklediği tek gelişmiş ekonomi.